Edip Yüksel ve 19 Deşifresi Dalaletine Örnekler

EDİP YÜKSEL 1

EDİP YÜKSEL 2

EDİP YÜKSEL 3

Müdessir 30. Ayetten başlıyor: “Üzerinde 19 vardır.” Neyin üzerinde? Geride anlatılan cehennemin üzerinde. Ne vardır? Hemen 31. Ayette ifade ediliyor:
وَمَا جَعَلْنَٓا اَصْحَابَ النَّارِ اِلَّا مَلٰٓئِكَةًۖ Cehennemle görevli olanları meleklerden kıldık.
Yani toplarsak cehennemle görevli 19 melek vardır.
وَمَا جَعَلْنَا عِدَّتَهُمْ اِلَّا فِتْنَةً لِلَّذ۪ينَ كَـفَرُ Onların sayılarını neden böyle yaptık? Kafirler için bir fitne/imtihan olsun
لِيَسْتَيْقِنَ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْكِتَابَ kendilerine kitap verilenler ki Yahudi ve hıristiyanların bilgileri kesinleşsin, (buradan ehli kitabın böyle bir bilgiye sahip olduğunu anlıyoruz)
وَيَزْدَادَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا ا۪يمَاناً Müslümanların imanını artırsın
وَلَا يَرْتَابَ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْكِتَابَ وَالْمُؤْمِنُونَۙ ehli kitap ve Müslümanlar şüpheye düşmesin
وَلِيَقُولَ الَّذ۪ينَ ف۪ي قُلُوبِهِمْ مَرَضٌ وَالْكَافِرُونَ مَاذَٓا اَرَادَ اللّٰهُ بِهٰذَا مَثَلاًۜ
kalplerinde hastalık bulunanlar –yani münafıklar ve inkârcılar da, “Allah bu misaliyle ne demek istemiş olabilir?” desinler.
كَذٰلِكَ يُضِلُّ اللّٰهُ مَنْ يَشَٓاءُ وَيَـهْد۪ي مَنْ يَشَٓاءُۜ Böylece Allah dilediğini şaşırtır, dilediğini de doğru yola ulaştırır.

Böylece yani 19 meleğin sayısını bildirerek, böyle misal vererek, ki Allah örümcekten de misal verir-

“dilediğini saptırır” kim o sapıtanlar? kalplerinde maraz bulunanlar! ne diyorlar? Allah bununla neyi kasdetti? yani sayının peşine düşüyor, bunun üstüne bir teori kuruyor, tekeden süt çıkartmaya çalışıyor. “dilediğini de hidayete erdirir” nasıl? Ayetin başında da geçtiği üzere kitap ehline bildiklerini teyit etmesi ve Müslümanları da imanlarının artmasıyla hidayet ediyor.

Kalplerinde maraz olanlar Allah bundan neyi kasdetmiştir, arkasında ne vardır diyerek bu sayının peşine düşerler, üzerine teori kurmaya çalışırlar sapıtırlar, iman edenler ise “amenna ve saddakna” inandık ve tasdik ettik derler imanları artar.

Bakın Ali İmran 7. Ayeti kerime bize bu konuda ışık tutacak: هُوَ الَّـذ۪ٓي اَنْزَلَ عَلَيْكَ الْكِتَابَ Sana kitabı indiren O’dur. Onun bir kısım ayetleri muhkemdir ki kitabın aslı, esası bunlardır. Diğerleri ise müteşabihtir. Şimdi dikkat!
فَاَمَّا الَّذ۪ينَ ف۪ي قُلُوبِهِمْ زَيْغٌ Kalplerinde eğrilik bulunanlar fitne çıkarmak ve tevil etmek için (yani kendi kafalarına göre yorumlamak ve bir teori üretmek için) ondaki müteşâbihlerin peşine düşerler. Halbuki onun te’vilini ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar ise Derler ki: Ona inandık, hepsi rabbimiz katındandır. وَمَا يَذَّكَّرُ اِلَّٓا اُو۬لُوا الْاَلْبَابِ Bunu ancak akıl sahipleri anlar!

Bakın müddessir 31. Ayette kalplerinde maraz olanlar “Allah bununla neyi kasdetti ki” diyorlar. Bu ayette de “kalplerinde eğrilik yani iman problemi olanların müteşabihlerin peşine düşerek onları tevil edip yeni bir şeyler uydurup fitne sebebi yapması vurgulanıyor. İman ehli Müslüman ise “Rabbimiz burada ne buyurmak istiyorsa inandık” derler ve kafalarına göre tevil edip bir şeyler uydurmazlar.

Şimdi soruyorum, Reşat Halife ve Edip Yüksel gibiler ayette bildirilen 19 sayısının peşine takılıp gitmiyor mu? Kafalarına göre tevil edip üzerine teori kurmuyorlar mı? O halde ayette belirtilen “kalplerinde maraz olup bu ayetler üzerinden teville bir şeyler kurgulayanlar” bunlar değil mi?

Müddessir 31 ayette 4 guruptan bahsediliyor. Ehli kitap, bu bilgi kendi bildikleriyle uyuştuğu için bir mucize görüyorlar. Müslümanlar ehli kitabın bildiği bir şeyin Kur’an tarafından da haber verilmesi ve Allah’ın bildirdiğini kalp ile tasdikle imanları artıyor, kalplerinde maraz olan münafıklar ve kafirler ise “Allah bu sayıyla neyi kasdetti” acaba diyerek sayının peşine düşüyorlar.

Dolayısıyla 19 sayısının peşine ancak kalplerinde hastalık olanlar düşer ve  bu 19 sayısı üzerine teori kurmak isteyen, bir şeyleri kurgulayanları saptıran bir sayıdır.

Ayet açıkça bunu söylediği halde Edip 19 teorisi hidayete erdirir, inkarcıları saptırır diyor.

Ey akıl sahipleri bir düşünün nasıl saptırıyor!
Bu adamlar hadislere 200 yıl sonra uyduruldu diye karşı çıkıyor. Halbuki  tedvin edilmesi o döneme denk geliyor. Yani o zaman kadar zaten hükümler ayet ve hadislere göre veriliyor, hadisler öğretilerek, aktarılarak geliyor. Neyse… Hadislere 200 yıl sonra uyduruldu diye karşı çıkan adamlar 1400 küsur yıl sonra uydurulan bir teoriye inanıyor. Kim sapık, kim uydurukçu anlayın…

Hadi bir teori uydurdun, uydurduğun teori bir ayeti bile dğeişmeyen Allahın korumasında olan ve üzerine tüm ümmetin ittifak ettiği kitaba uyması lazım. Sen ise kitabı bu teoriye uydurmaya çalışıyorsun, uymayınca iki ayeti inkar ediyorsun.

19 ve katlarına uydurmak için İşine gelen kelimeyi olduğu gibi alıp işine gelmeyince almamak veya bu normalde şöyleydi değiştirdiler gibi bahaneler üretmek de teoriyi kitaba değil kitabı teoriye uydurmaya çalışmaktır.

Yani her halukarda bu bir uydurmacadır ve ayette de ifade edildiği gibi kalbinde maraz olanları saptıran bir durumdur.

ÇIPLAK NAMAZ KILAN EDİP YÜKSEL

Taha suresi 117. Ayetten itibaren buyruluyor ki:
“Ey Âdem!” dedik, “Bil ki bu senin de eşinin de düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın
اِنَّ لَكَ اَلَّا تَجُوعَ ف۪يهَا وَلَا تَعْرٰىۙ
Burada sana acıkmak da çıplak kalmak da yok.

يَا بَن۪ٓي اٰدَمَ قَدْ اَنْزَلْنَا عَلَيْكُمْ لِبَاساً يُوَار۪ي سَوْاٰتِكُمْ وَر۪يشاً۠araf 26 Ey Âdem oğulları! Size mahrem yerlerinizi örtecek giysi, süsleneceğiniz elbise yarattık.
27. Ayette cennette hata işlenince buna işaret olarak avret yerlerinin açıldığını beyan ediyor 28. Ayette ise müşriklerin bir adeti reddediliyor. Bütün İslam tarihi kaynaklarında geçtiği üzere müşrikler Kabeyi çıplak tavaf ederleri. 28. Ayet bu konuda nazil oldu:
وَاِذَا فَعَلُوا فَاحِشَةً قَالُوا وَجَدْنَا عَلَيْهَٓا اٰبَٓاءَنَا وَاللّٰهُ اَمَرَنَا بِهَاۜ قُلْ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَأْمُرُ بِالْفَحْشَٓاءِۜ اَتَقُولُونَ عَلَى اللّٰهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ

Son olarak şunu da belirtmekte fayda var. Edip Yüksel’in Prof. Halis Aydemir ile tartışması var. Halis Aydemir bunu yerin dibine sokup çıkartıyor, mantık, ilim ve matematiksel olarak hatalarını yüzüne vuruyor. Edip Yüksel ise cevap veremediği gibi hakaret edip laf salatası yapıyor. Böyle olduğu halde hakikati kabul etmiyor. Çünkü kalbinde maraz var. 3 saatlik bir video izlemenizi tavsiye ederim linkini açıklama kısmına ekledim.