Şefaat ya Resulallah demek şirk mi?

Mutezile onca açık ayete rağmen şefaat diye birşey olmadığını iddia ederken, vehhabi zihniyetli hariciler de “Şefaat ya Resullah” denmesinin şirk olduğunu ileri sürüyorlar. hatta bu meselede birbirlerini de tekfir ediyorlar.

Allahu Teala buyuruyor ya: قُلْ لِلّٰهِ الشَّفَاعَةُ جَمٖيعاًؕ
De ki: şefaat tümüyle Allah’ındır, Allah’a aittir.
diyorlar ki şefaat Allah’a ait olduğu için, izin verecekse de o vereceği için bir başkasından şefaat istenmez ama mesela şöyle söylenebilirmiş: ya Rabbi peygamberini bana şefaatçi kıl.

Direk: Şefaat ya Resulallah diyerek Resulüllah’tan şefaat istemek şirkmiş.

ÇARPITTIKLARI AYETİN GERÇEĞİ

şimdi Öncelikle ayete bakalım. Bir önceki ayette zümer 43 te buyruluyor ki:

اَمِ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِ اللّٰهِ شُفَعَٓاءَؕ قُلْ اَوَلَوْ كَانُوا لَا يَمْلِكُونَ شَيْـٔاً وَلَا يَعْقِلُونَ

Ayet bir takım tapındıkları şeylerin kendilerine şefaat edip kurtaracağına inanan müşriklerden bahsediyor: Yoksa onlar kendilerine Allah’tan başka şefaatçiler mi edindiler? De ki: “O şefaatçiler hiçbir şeye güç yetiremez, hiçbir şeyi anlayamaz olsalar da mı?” hemen ardından da:

قُلْ لِلّٰهِ الشَّفَاعَةُ جَمٖيعاًؕ لَهُ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِؕ ثُمَّ اِلَيْهِ تُرْجَعُونَ

de ki şefaat tümüyle Allah’ındır, yerin ve göğün mülkü de O’nundur.

Ayette neden Allah’tan başka şefaatçiler mi edindiler? buyruluyo: Allahu Teala şefaat etmez ki. Şefaat izni verir.

“O’nun izni olmadıktan sonra hiçbir şefaatçi şefaat edemez.” (Yunus 3)

Şefaat aracı olmak, bağışlanmasına vesile olmaktır. Allahu Teala şefaat izni hakkı veren olduğuna göre Allah’tan başka şefaatçi edinmek ne demektir: Allah bu hakkı vermediği halde o hakka sahip olduğuna, birilerinin o hakkı kendi kendine elde ettiğine inanmaktır. Ki putperestlerin veya yahudi hıristiyanların böyle inançları vardı. Allahu Teala da hayır şefaat sadece Allah’ın vereceği bir izin bir haktır. bu yönüyle şefaatin sahibi Allah’tır. Ne gibi: ayetin devamında buyuruyor: yerin ve göğün mülkünün sahibi olduğu gibi, şefaati sahibi de odur izin verecek olan da Odur.

Yani ayette iman sahibi olmayan, Allah’ın dinine tabi olmayan kişilerin kendilerini bu imansızlık halinde bile kurtaracak bir şefaatçi iddiası reddedilmektedir. Konu başlığındaki söz ile alakası bile yoktur.

Şimdi gelelim kime şefaat izin verilecek, kimin hakkı olacak?

“O gün, Rahman’ın şefaat izni verip sözünden razı olduğu kimselerden başkasının şefaati fayda vermez.” (Taha 109)

Peki, Allahu Teala kime izin verdi: kendisine kesin şefaat hakkı, izni verildiğine inanacağımız tek isim kimdir? Resulüllah (sallallahu aleyhi ve sellem)dir.
وَمِنَ الَّيْلِ فَـتَهَجَّدْ بِهٖ نَافِلَةً لَكَࣗ عَسٰٓى اَنْ يَبْعَثَكَ رَبُّكَ مَقَاماً مَحْمُوداً
Gecenin bir kısmında da kalkıp namaz kıl ki, rabbin seni makam-ı mahmuda yani övülmüş bir makama yükseltsin. (İsra 79)

Ebu Hureyre (Radıyallahu Anh)’ın bildirdiğine göre Peygamberimize ayette geçen makam-ı mahmud sorulunca Resulüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): “Bu şefaattir” diye cevap veriyor. (Tirmizi, Tefsir 17 (nr.3136); Beyhaki, Şuabü’l-İman, nr 300)

Buharide geçen sahih bir hadis-i şerifte “Ey falan! Bize şefaat et, ey falan bize şefaat et diyecekler. Sonunda şefaat etme işi bana kalacak. İşte makam-ı Mahmud budur.” (Buhari, Tefsir 11; zekat 52) buyurmuştur.

Resulüllah (sallallahu aleyhi ve sellem) efendimize şefaat hakkının verileceği kesin midir? Evet kesindir. Ayet ve hadis ile sabittir. Şefaat neydi: dua etmek, bağışlanması için aracı olmak. Rasulüllah efendimiz buyuruyor ki:
“Hayatım sizin için hayırlıdır; bâzı hâdiseler yaşarsınız, bunun üzerine size ilâhî vahiy ve hükümler indirilir. Vefâtım da sizin için hayırlıdır. Amelleriniz bana arz edilir. Güzel bir amel gördüğümde Allâh’a hamd ederim, kötü bir şey gördüğümde de sizin için Allâh’a istiğfâr ederim.” (Heysemî, IX, 24)

Şu halde bir kişinin Resulülalh efendimize “Şefaat ya Resullallah”, bana şefaat et, yani benim için dua et, istiğfarda bulun, bağışlanmam için aracı ol demesinin neresi şirk olacak? Resulüllah (sallallahu aleyhi ve sellem) den istiğfar talep ediyorsun, dua istiyorsun.

Zaten bunu yasaklayan bir delil yok. Ayeti kafalarına göre yorumlayıp şirk diyorlar. Bu ayetleri çarpıtıyorlar.

Dikkat ettiyseniz müslümanlar sadece “şefaat ya Resulallah” derler. Başkası için öyle bir ifade kullanmazlar. Başkası için Allaha dua ederler ve “ya rabbi falancayı bize şefaatçi kıl” derler.

Dolayısıyla “şefaat ya resulüllah” demek kesinlikle şirk değildir, bu ayete de muhatap olan bir söz değildir. ayetin kastının alakası yoktur. ayetin manası çok farklıdır. Vehhabiler her zaman ki gibi ayetleri kafalarına göre eğip büküyor kendi yorumlarını da katıp karıştırıyolar.

GENÇ HOCA
ehlisunnetmedya.com